BURS

BURS

30 Mart 2012 Cuma

90. DOKSANINCI MEKTUP


 90. 

DOKSANINCI MEKTUP

Hak teâlâ, bu alçak dünyâyı gözünüze aşağı ve değersiz göstersin. Kalb aynanızı, âhıretin güzel cemâli ile süslesin! Bu düâmızı, mi'râc gecesi, kendisinden gözü hiç ayrılmayan, tertemiz Peygamberi hurmetine kabûl bu­yursun "aleyhi ve alâ âlihi minessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekme­lühâ"! Okşayıcı, kıymetli mektûbunuz ve yüksek değerli hediyyeleriniz gel­di. Lutf eylemişsiniz. Allahü teâlâ, hayrlı karşılıklarını ihsân eylesin! Seven­lerimize ve iyi gözle bakanlarımıza nasîhatimiz şudur: Bütün varlığımızla Allahü teâlânın mukaddes zâtına dönmeliyiz! Ondan başka herşeyden yüz çevirmeliyiz! Fârisî mısra' tercemesi:
İş budur, bundan başkası hiçdir!
Bugün, bu büyük ni'mete kavuşmak için Ebû Bekr-i Sıddîkın yoluna inanmak ve bağlanmak lâzımdır. Bu yolda bulunan büyüklerin "rahmetul- lahi aleyhim ecma'în" bir sohbeti ile kavuşulan şeyler, sıkı riyâzetlerle ve ağır mücâhedelerle ele geçemez.
[(Riyâzet) nefsin istediklerini yapmamak, harâmlardan, mekrûhlardan sakınmakdır. (Mücâhede), nefse ağır gelen, onun istemediği şeyleri yapmak, farzları, sünnetleri, müstehabları işlemek demekdir].
Bu büyüklerin yolunda, sonda kavuşulan ni'metler, başlangıçda yerleş- dirilmişdir. Sona varanların kavuşduklarını, dahâ ilk sohbetde ihsân eder­ler. Bu büyüklerin yolu, Eshâb-ı kirâmın yoludur. Eshâb-ı kirâm "rıdvânul- lahi teâlâ aleyhim ecma'în", insanların en üstününün, dahâ birinci sohbe­tinde "aleyhi ve aleyhimüssalevâtü vetteslîmât" öyle ni'metlere kavuşdu- lar ki, ümmetin Evliyâsı, bunlara en sonda belki kavuşabilir. İşte bu, nihâ- yetin bidâyete yerleşdirilmesidir. Öyle ise, bu büyükleri cân ile, gönül ile seviniz! Çünki, bütün se'âdetlerin temeli, sebebi bu sevgidir. Allahü teâ- lâ, size ve doğru yolda gidenlere ve Muhammed Mustafânın izinde bulu­nanlara selâmet versin "aleyhi ve alâ âlihissalâtü vesselâm!"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder