Mahşerde
bir genç,
Allah
Teala'dan
aman dilemiş.
Günahı pek
çokmuş. Melekler, onu
cehenneme
atmak için koşmuşlar. Fakat yüce ihsan sahibi Hakim-i
Teala,
ona yaran olmuş. Melekler
tam onu
yakaladıkları sırada,
"Neden
bu genci cehenneme sürüklüyorsunuz?" diye bir
hitap gelmiş.
Onlar
şöylece
cevap vermişler:
"Onu
cehenneme atmak için
sürüklüyoruz."
Bunun
üzerine yene Allah Teala'dan
bir hitap gelmiş.
“Şaşılacak
şey doğrusu.
Biz onunlayız ama siz bunu duyamazsınız. Biz
ikimiz
beraberiz ve
beraber olmaya
devam
edeceğiz."
Melekler bu
sözü hakikaten
de duymamışlar.
Böyle
bir lütfü görmemişler. Fakat
bu sözün
heybetinden
hepsi susmuş, titremiş ve
kendilerinden
geçmişler
Allah
Teala, gence
yeniden,
“Ey
pejmürde! bu hale düştün
de sürünüp
durmaktasın? Kendine gel! Kaç
onlardan!" diye
hitap etmiş.
Genç
demiş ki:
“Ya
rabbi! Böyle bir yerde ne
yapabilirim? Bu ovanın ne başı var, ne sonu. Böyle bir kıyametten nasıl
kurtulurum? Buradan bir kaçış yolu yok ki?”
Allah
Teala,
"Ey
sarhoşluk
batağına düşen
kimse!" diye
hitap
etmiş. "Gel, bize
kaç!
Bize
kaçarsan
onlardan
kurtuldun demektir."
Genç,
"Bende
bu
kudret
yok.
Elimde
çaresizlikten başka bir
şey kalmadı. Senin
lütfun imdadıma yetişmedikçe,
senin sır perdelerin
beni gizlemedikçe
buradan
kurtulamam" demiş.
Bunun üzerine Allah
Teala, onu
keremiyle örtmüş. Kıyametteki
mahlukattan gizlemiş. Devletiyle onu
sırlar
makamına
ulaştırmış, vuslat yurduna
eriştirmiş. Melekler, kendilerine
geldiklerinde orada o genci
birr hayli aramışlar
ama bulamamışlar.
Allah
Teala’ya,,
"O
günahkar ne oldu, nereye
gitti? Yoksa beka
aleminde fenaya
mı erişti?
Cenneti dearadık,
cehennemi Fakat
bir türlü onu
göremedik.
Elimizden kaçırdık
gitti. Ya rabbi, onun nereye
gittiğini sen bilirsin! Eğer bunu
bizeL söylemezsen
mahvoluruz"
diye
seslenmişler,
Allah
Teâlâ,
“Bu
bizim hikmetlerimizdendir. O, bizim
himayemizde
artık. Bizim huzurumuzda
yer
edindi kendine. Artık
onunla işiniz yok. Bu
işi bir o, bir
biz
biliriz. Siz aradan
çekilin artık!” diye hitap etmiş.
Ey
kardeşim! Allah bir kişiye inayet eder, yar
olursa artık araya hiç ağyar
girebilir mi?
Allah insana önce doğru
yolu buldurmak için inayet eder. Peygamberi
bir
güneş kılaraktan
alemi aydınlatır. Allah
inayetiyle seni has kullarından eyledi mi tüm
kusurlarından kurtulursun. Sana
cemalini gösterir. Böylelikle de işin, gücün
yalnızca onu seyretmek olur.
Kaynak:
Feridüddin Attar, İlahiname, Semerkand Yayınları, 2007
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder