BURS

BURS

4 Haziran 2012 Pazartesi

altıyüz dirhemlik ip(dini hikayeler)

Altýyüz Dirhemlik Ýp Baðdat. Dul bir kadýn. Altý öksüz çocuðu ve bir de ihtiyar ana. Kadýn geçimi saðlamak üzere, hafta boyu el emeði verir, göz nuru döker iplik eðirir, pazara çýkar ve anasý ile çocuklarýnýn rýzkýný temin etmeye çalýþýrdý. Vakti tamam olunca bu dul kadýn vefat eder, çocuklarýn bakýmý ise ihtiyar kadýna kalýr. Kadýn pazara her hafata çýkamýyor, ip eðiriyordu. Bir zaman baktýki altýyüz dirhem kadar ip eðirmiþti, pazara götürmeye karar verdi. - Ya Rabbi! Bu öksüzlerin, yetimlerin rýzkýný ver, diyerek sabah erkenden pazarýn yolunu tuttu. Yolda giderken Þeyh Abdülkadir Geylani Hazretlerinin evinin önünden geçiyordu. Onu görünce durakladý. Þeyh mürüdleriyle sabah namazýndan çýkmýþtý, yaþlý kadýný görünce duraklayarak: - Hoþ geldin bacý, nereye gidiyorsun? - Bir miktar ipliðim var, pazara götürüp satacaðým. - Ver bakalým. Benden altýyüz dirhem ip isteniyor, bunu ver de ben satayým. - Memnuniyetle, lütuf buyurmuþ olursunuz, efendim dedi ve ipi verdi. Abdülkadir Geylani Hazretleri eline aldýðý ipi þaka yollu mescidin damýna atýnca hemen nereden geldiði belli olmayan büyük bir kuþ gelip, ipi kapýp gider. Kadýn bu nebiçim þaka diye kendi kendine söylenmeye baþlayýnca, müritler kadýna itiraz etmemsi için iþaret ettiler, kadýnda daha fazla bir þey demedi. Hazreti Þeyh kadýna dönerek. - Hatun canýný sýkma, ipliði satmaya gönderdim, parasý gelsin ne kadar ettiyse alýrsýn. - Pekala, diyerek gider, ertesi gün gelir. - Ýpilik satýldý mý? Abdülkadir Geylani Hazretleri: - Ýplik satýldý, fakat parasý henüz gelmedi. Bir hafta hadar bir zaman içinde gelir. Kadýn bir hafta sonra gelir, para henüz gelmemiþtir, kadýna: - Yarýn gel, paraný al. Kadýn, pazara niye gitmedim, þimdi param elimde olurdu hayýflana hayýflana evine gitmek üzere iken, Mürütler: - Bir gün daha sabret bakalým mevla ne gösterecek, derken bu iþin sade bir þaka olmadýðýnýn farkýnda idiler. Ertesi gün oldu. Abdülkadir Geylani Hazretlerinin huzuruna o ana kadar görülmeyen bir heyet geldi. Bin altýn takdim ettiler. Müritler heyete bu kadar paranýn ne olduðunu, niçin Þeyhe takdim ettiklerini sordular. Gelenler tüccar olduklarýný belirterek: - Altýnlar Hazreti Þeyhindir. Denizde yolculuk yaparken fýrtýna sebebiyle geminin yelkeni delindi, yol alamaz olduk, denizin ortasýnda kalacaktýk. Kaptana bir çaresi yok mu diye sorduðumuzda: - Altýyüz dirhem ip olsa geminin yelkenini onarýr, yolumuza devam ederdik ama, þu anda nerede bulacaðýz, dedi. Biz ellerimizi kaldýrarak Allaha dua ettik ve duamýzda: - Ya Sultanul Arifin bize altýyüz dirhem kadar ip gönder, sana bin altýn vereceðiz diye yalvardýk. Bir de baktýk ki, bir kuþ gelip altýyüz dirhem ipliði geminin güvertesine býrakýp uçtu gitti. Þimdi o adaðýmýzý yerine getirdik, dediler. Tüccarlar ayrýldýktan bir müddet sonra, ihtiyar kadýn gelip sordu. - Para geldi mi efendim? Þeyh bin altýný kadýna verirken: - Benim satýþým seninki kadar kârlý olmuþ mu? Kadýn bir anda zengin olmuþtu. Abdülkadir Geylani Hazretleri'ne teþekkür ederek huzurdan ayrýldý. Ana Sayfa

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder