BURS

BURS

4 Haziran 2012 Pazartesi

Bir Ev Tapusu (dini hikayeler)

Bir defa daha söyle Cebrâîl aleyhisselâm dedi: - Yâ Rabbel âlemîn! Resûlullah (s. a. v) hazretlerinin dostluðu Ebû Bekrin gönlünde ne mikdâr ve ne kadar olduðunu bilmek isterim. Bayram günü idi. Ebû Bekr-i Sýddîk (r. a) kýymetli ve gösteriþli elbise giymiþ ve otuz altýnlýk bir þal omuzuna almýþ idi. Cebrâîl aleyhisselâm a'mâ sûretinde gelip, yol üzerinde oturdu. Oraya Ebû Bekr-i Sýddîk geldi. Ona yaklaþdý. Cebrâîl aleyhisselâm dedi ki, - Allahü tebâreke ve teâlâ afv etsin o kimseyi ki, Muhammed Mustafâ dostluðuna bana birþey versin. Ebû Bekr (r. a) o sözü iþitdi. Mubârek omuzundan þalýný çýkarýp, ona verdi. Buyurdu ki, - Bir def'a dahâ söyle. Bir def'a dahâ söyledi. Ebû Bekr-i Sýddîk kaftanýný çýkarýp, ona verdi. Dördüncüde, setr-i avretini örten elbiseden baþka, bütün elbiselerini ona verdi. Beþincide na'lýnýný çýkarýp ona verdi. Sonunda artýk elbisesi kalmadý. Bilâli (r. a) çaðýrdý ve Ona buyurdu: - Yâ Bilâl. Âiþenin evine var. Birþey getir. Bilâl (r. a) giderken, Resûlullah 'sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem' hazretlerine rast gelip, buyurdular ki, - Nereye gidersin, yâ Bilâl! Sen mi söylersin, ben mi söyliyeyim. Bilâl (r. a) dedi ki, - Yâ Resûlallah, siz buyurun. Buyurdular ki: - Yâ Bilâl! Bil ki, o a'mâ Cebrâîl-i emîndir. Allahü tebâreke ve teâlâ onu bu þeklde gönderdi ki, Ebû Bekr-i Sýddîkýn bana muhabbeti ne kadardýr anlasýn. Hazret-i Ebû Bekr (r. a) Bilâli bekler idi. Hazret-i Bilâl elbise getirdi. Hazret-i Ebû Bekr-i Sýddîk o elbiseyi giydi. Hazret-i Cebrâîl aleyhisselâm, Resûlullahýn 'sallallahü aleyhi ve sellem' huzûr-ý þerîflerine gelip, dedi ki, - Yâ Muhammed! Ebû Bekr-i Sýddîký tecrübe ederdim. Elbiseler benim iþime yaramaz. Resûlullah 'sallallahü aleyhi ve sellem' Cebrâîl aleyhisselâmýn getirdiði elbiseleri Ebû Bekr-i Sýddîka getirdi. Ebû Bekr (r. a): - Bir nesneyi ki senin dostluðun uðruna vermiþ olayým, artýk o bana gerekmez. Nereye uygun bulursanýz, oraya tasarruf ediniz, dedi. Kaynak: Menakýb-i Çihar Yar-i Güzin Bir Ev Tapusu Meþhur velilerden Habib-i Acemî k. s. zamanýnda, benzeri görülmemiþ þöyle bir hadise yaþanmýþtýr: Horasanlý bir adam, evini onbin dirheme satarak, ailesiyle Basra'ya geldi. Oradan hacca gidecekti. Habib-i Acemî'yi buldu ve ondan þöyle bir istekte bulundu: - Ben eþimle hacca gidiyorum. Þu onbin dirhem parayý al da, Basra'da benim için uygun bir ev alýver. Horasanlý ve eþi Mekke'ye doðru yola koyuldu. O günlerde ise Basra'da müthiþ bir kýtlýk ve açlýk baþgösterdi. Habib-i Acemî Hazretleri ise elindeki emanet parayla gýda maddeleri alýp, sahibinin hayrýna muhtaçlara daðýtmak zorunda kaldý. Adamýn rýzasý olmazsa, parasýný geri verecekti. Horasanlý, hac dönüþünde kendisine ev alýnýp alýnmadýðýný sordu. Habib-i Acemî dedi ki: - Rabbimden sana Cennet'te bahçeli bir ev alýverdim! Adam bu durumu eþine haber verdi. Kadýn buna memnun oldu, fakat evin tapusunu da istedi. Horasanlý bu isteði iletince, Habib-i Acemî ona þöyle bir senet yazýp eline verdi: 'Bismillah.. Bu senet, Habib'in Horasanlý için Rabbinden aldýðý evin tapusudur. Allahu Tealâ bu evi Horasanlý'ya verecek ve Habib'i de borcundan kurtaracaktýr... ' Bu senedi aldýktan sonra adamcaðýz ancak kýrk gün daha yaþadý. Ölmek üzereyken, bu tapu senedinin kefenine konulmasýný vasiyet etti. Öyle yaptýlar. Bir zaman sonra da kabrinin üzerinde, bir levhaya parlak bir yazýyla yazýlmýþ þöyle bir yazý buldular: 'Habib Ebu Muhammed'in falan Horasanlý için onbin dirheme aldýðý evin beratýdýr. Rabbi, Habib'in istediði evi Horasanlý'ya verdi ve Habib'i de borcundan kurtardý. ' Habib Hazretleri bu yazýyý alýp okuyunca, levhayý öperek ve aðlayarak dostlarýnýn yanýna koþtu: 'Bu Rabbimin bana olan beratýdýr! ' diye sevincini ifade etti. Ana Sayfa

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder